Gluten duyarlılığı, gluten proteinin sindirilememesinin sonucu olarak bağırsaklarda bazı rahatsızlıklara yol açması durumudur. Bu anlamda anormal bir fizyolojik reaksiyon olduğu da söylenebilir. Bazı durumlarda gluten, ince bağırsaklardaki çıkıntıları yok edebilmektedir. Bu çıkıntılara villus adı verilir. Villusların yok edilmesiyle beraber bağırsaklarda kronik bir enflamasyon ortaya çıkar ve besinlerin uygun olarak emilmesini engeller.
Buğday alerjisi olarak da adlandırılan bu süreçte tüketilen buğday proteinlerinin kaşıntı, kabarma, nefes darlığı, bayılma ve hırıltı gibi tepkimelere neden olduğu bilinmektedir. Glutene alerjisi olan pek çok kişi aslında tahıl ürünlerini tüketebilir ancak kesinlikle tüketilmeyecek olan bazı ürünler de bulunmaktadır.
Gluten duyarlılığı ile çölyak hastalığının arasında doğrudan bir ilişki söz konusudur. Glutene karşı verilen aşırı tepkilerin sonucunda ince bağırsaklarda hasar oluşmasına çölyak hastalığı denir. Bağırsaklardaki besinlerin emilim ve sindirim sürecinde zorluklar yaşamasıyla beraber ömür boyu diyet uygulaması kullanılmaya başlanır.
[sp-related style=”light” id=”129″]
Gluten duyarlılığında aslında pek çok kişide çölyak belirtileri ortaya çıkar. Ancak endoskopi ve kan testleriyle beraber normal sonuçlar söz konusu olabilir. Çölyak dışı gluten duyarlılığı adı verilen bu durumun bazı belirtileri vardır. Aşağıda gluten duyarlılığının belirtileri paylaşılmıştır.
Gluten Duyarlılığı Belirtileri Nelerdir?
Çölyak dışı gluten duyarlılığı üzerinde yapılan bir araştırmada bu sürecin dünyadaki nüfusun %5’ini etkilediği ortaya çıkarılmıştır. Ayrıca kadınlarda çok daha fazla görülen bu durum, orta yaşlılarda da kendini belli etmektedir. O halde gluten duyarlılığı belirtileri aşağıdaki maddelerle sıralanabilmektedir.
Cilt Problemleri: Orta yaştaki insanların %40’ında ciltte kuruluk, kaşıntı, kızarıklık ve farklı lezyonlar oluşabilmektedir.
Kronik Yorgunluk: Açıklanamayan yorgunluk olarak da adlandırılan bu süreçte baş ağrısı ve yemek sonrası zonklama gibi belirtiler ortaya çıkar. Ayrıca besin ve vitaminler yeteri kadar emilemediği için kronik yorgunluk durumu söz konusu olmaktadır.
Anemi: Mineral ve vitamin eksiklikleri, gluten duyarlılığının önemli belirtileri arasındadır. Gluten proteinini sindiremeyen bireylerin yaklaşık olarak %29’sinde demir eksikliğiyle ortaya çıkan anemi söz konusudur.
Sindirim Sistemi Problemleri: Orta yaş grubunun %70’lik kısmında en çok sindirim problemleri görülmektedir. Kabızlık, ishal, bulantı, gaz ve şişkinlik ile beraber mide ağrıları ortaya çıkmaktadır.
Depresyon: Uyku düzensizlikleri, anksiyete, düşük enerji, ilgi kaybı ve umutsuzluk da gluten duyarlılığı belirtileri arasında sıralanmaktadır.
Eklem Ağrıları: Kol ve bacaklarda uyuşma hissiyle beraber karıncalanma, kas ve eklemlerde ağrı ve hissizlik, glutene duyarlılığın belirtileri arasındadır.
Fibromiyalji: Düşünme ve hafıza bozuklukları, yorgunluk, uyku bozukluğu, kas ve iskelet ağrıları depresyonla ilişkilidir. Bununla beraber gluten hassasiyetine karşı gluten diyetinin uygulanması, bu belirtileri ortadan kaldırabilir.
[sp-related style=”light” id=”245″]
Gluten duyarlılığının özet olarak genel belirtileri aşağıdaki gibidir;
- Düzensiz hormon seviyeleri
- Denge kaybı
- Baş dönmesi
- Migren
- Öfori duyguları
- Ani ruh hali değişimleri
- Odaklanmada zorluk
- Romatizma
- Lupus, kolit ve artrit gibi otoimmün hastalıkların yaşanması
- Glutenli besin tükettikten sonra aşırı yorgun olma
Gluten Duyarlılığı Testi Nasıl Yapılır?
Gluten duyarlılığı testinde de tipik çölyak hastalarına uygulanan testler yapılmaktadır. İlk süreçte kan testi yapılır ancak bu test ile kesin sonuca varılması beklenemez. Ayrıca ince bağırsak biyopsileri ve endoskopi ile genel bir inceleme söz konusudur. Kan testinde kanın tam seviyesi ölçülür ve aynı zamanda iltihaplanma var ise derecesine bakılır. Bununla beraber kalsiyum ve protein seviyeleri de rahatlıkla kontrol edilmektedir.
[sp_ad]
Kan testinden sonra gluten duyarlılığı testi sürecinde ince bağırsak biyopsisine geçilmektedir. Eğer çölyak belirtileri sıklıkla yaşanıyorsa ince bağırsaktan parça alındıktan sonra villüslerin yapısı incelenmeye başlanır. Eğer villüslerde bir düzleşme tespit edilirse, çölyak hastalığı tanısı kesin olarak konulmaktadır. Herhangi bir sorun olmaması durumunda ve kan testinin pozitif olması halinde gluten duyarlılığı olabileceği belirtilir.
Gluten testleri çölyak araştırma merkezlerinde yapılmalıdır. Çünkü bu tür testlerde bazen yanlış tanı konulabilir. Kesin sonuç alınamadığı durumlarda hastalar için kan testinden önce 2 ile 6 hafta arasında uygulanacak bir diyet programı verilir ve gluten duyarlılığının yeniden kontrol edilmesi için kan testi tekrarlanabilir.
[sp-related style=”light” id=”212″]
Sonuç olarak bireylerde çölyak hastalığı teşhis edilemese de gluten duyarlılığı olabilmektedir. Bu nedenle bir süre glutensiz diyet uygulamalarından yararlanılabilir. Elbette bu süreç tamamen uzmanlar tarafından önerildikten sonra başlatılmalıdır. Ayrıca hastaların talep etmesi durumunda da glutensiz diyete başlanabilir. Fakat tanı koyma sürecinde sorun yaşamamak için diyetten önce gluten duyarlılığının ortaya çıkarılması için kan testlerinin yapılması gerekmektedir.